Ülkü Ocakları ve Ülkücü Hareketin bir aksiyon ve fikir hareketi olarak doğduğuna vurgu yapan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum ” ‘Hepiniz birer Türk bayrağısınız’ diyen Başbuğ Alparslan Türkeş’ten; ‘Ülkü Ocakları adam gibi adam olanların yarım asırlık Bozkurt yuvasıdır’ diyen Bilge Lider Devlet Bahçeli’ye miras kalan bu kutlu kervan, yürüyüşüne hiç durmadan devam ediyor. Mayasında şehitlerimizin olduğu bu kutlu dava inşallah sizlerin omuzlarında daha da yükselecektir.” dedi.
“BU DAVA RUHU ÜLKÜ OCAKLARI’NIN ATEŞİNİ HARLAMIŞTIR”
Ne zaman şehitleri ansam hep aklıma şu mısralar gelir diyen Kurum, “Ne zaman şehitlerimizi ansam, aklıma Ali Bülent Orkan’ın şehit edilmeden önceki mektubu gelir. Mamak zindanlarında insanlıktan nasibini almayanların işkencelerine imanıyla, vatan ve millet sevdasıyla dimdik dururken şu satırları kaleme alır: ‘Çok sevinçliyim. Aldığım idam cezası 1 hafta ertelendi. Ama ben 1 hafta sonra öleceğim diye sevinmiyorum. Hatim indiriyordum yarım kalmıştı. Onu tamamlamaya fırsat kazandım ona sevindim.’ Evet, işte bu iman öyle herkese nasip olmaz. Bu dirayet, bu inanmışlık, bu dava ruhu işte bizim Ülkü Ocakları’nın ateşini harlamıştır. Sizler de bugün birer Ali Bülent Orkan, birer Selçuk Duracık, birer Fikri Arıkan’sınız. Bu vesileyle ilk Ülkücü şehidimiz Ruhi Kılıçkıran’dan, Fırat Yılmaz Çakıroğlu’na kadar tüm şehitlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum. Rabbim bizleri onlara layık eylesin. Biz Ülkücü Hareket’in manevi hazinesi olan ülkücü şehitlerimizin adlarını ve aziz hatıralarını mutlaka ama mutlaka yaşatacağız.” diyerek şehitleri bir kez daha andı.
“CUMHUR İTTİFAKI, TÜRK MİLLETİNİN İSTİKBALİ, SON BAĞIMSIZ TÜRK DEVLETİNİN İSTİKLALİ İÇİN KURULMUŞTUR”
İstanbul’u eski günlerine döndürmek için birlikte yola çıktıklarını söyleyen Murat Kurum, “Seçim kampanyamıza; tüm İstanbul sevdalılarıyla birlikte heyecanla başladık ve iki aydır sahadayız. Bir duygumu büyük bir mutlulukla sizlerle paylaşmak istiyorum. Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli beyefendinin destekleriyle, dualarıyla yola çıkmak bizim için büyük bir onur olmuştur. Motivasyonumuzu en yüksek seviyeye çıkarmıştır. MHP İstanbul İl Başkanımız Sayın Sertel Selim’in, Ülkü Ocakları Genel Başkanımız Sayın Ahmet Yiğit Yıldırım’ın yanımızda dimdik durmaları bizi ziyadesiyle mutlu etmiştir. Bulduğum her fırsatta, her platformda ifade ettiğim bir hakikati burada da dile getirmek istiyorum. Biz Cumhur İttifakı’yız. Bu kutlu ittifak; Türk milletinin istikbali, son bağımsız Türk devletinin istiklali için kurulmuştur. 15 Temmuz gecesi bu aziz millet tarafından; meydanlarda kurulmuştur. Biz bu tarihi birlikteliği; İstanbul’da zirveye taşıyarak Türkiye Yüzyılı’nın önsözünü İstanbul’dan dünyaya duyuracağız.” diyerek Cumhur İttifakının meydanlarda kurulduğuna dikkat çekti.
“ERDOĞAN VE BAHÇELİ ARASINDAKİ UYUMU BİZLERDE BELEDİYE YÖNETİMİNDE ÖRNEK ALACAĞIZ”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli arasındaki uyuma vurgu yapan Kurum, “Çünkü bu ittifak bir kardeşlik ittifakıdır. Bu ittifakta, vatan vardır; bu birliktelikte millet vardır, bu yürüyüşte devlet vardır. Bu duruşta, Yeniden İstanbul, Şimdi İstanbul, Sadece İstanbul duygusu vardır. İşte biz de tüm ekibimizle, AK Parti ve MHP teşkilatlarımızla, Cumhur İttifakımızın diğer ortaklarıyla yollardayız. İstanbul’un tüm ilçelerini, caddelerini ‘İstanbul Sevdası ve İstanbul Şuuruyla’ adımlıyoruz. Milletimize duygularımızı, hedeflerimizi anlatıyoruz; milletimiz de bize beklediğimiz işareti veriyor, bizi kucaklıyor. Milletin işareti açık ve nettir. 31 Mart gecesi bu fetret dönemi son bulacak. Yeniden diriliş dönemi başlayacak.” şeklinde ifade etti.
“HEDEFİMİZ İSTANBUL’U LİYAKATSİZ ELLERDEN KURTARIP, EMİN ELLERE KAVUŞTURMAKTIR”
Elbette hedefimiz sizlerle birlikte Fatih’in emaneti İstanbul’umuzu liyakatsiz ellerden kurtarıp, emin ellere kavuşturmaktır.” diyen Kurum, “Tüm İstanbullu kardeşlerimizi kucaklayacağız. Onları dinleyeceğiz, onların sorunlarına çözüm bulmak için gerekli her türlü gayreti, duruşu sergileyeceğiz. Verdiğimiz sözleri de tutmanın gayreti içerisinde olacağız. Allah’ın izniyle, milletimizin destekleriyle, dualarıyla 31 Mart gecesi de Cumhur İttifakı’mızla İstanbul’da yaşanan duraklama dönemini, fetret dönemini hep birlikte bitireceğiz. Bu şehri ihmal edenlerin, insanımızı çaresiz bırakanların, İstanbul’u durduranların dönemini 31 Mart akşamı hep birlikte bitireceğiz. Şehit edilen İstanbul İl Başkanımız Recep Haşatlı’nın göz bebeği bu şehre sizlerle birlikte sahip çıkacağız. Ümraniye’de katledilen beş masum Ülkücü işçinin azmiyle, davamızın şehrini Türk dünyasının gözbebeği yapacağız. İstanbul’un 570 yıllık onurunu, gururunu hep birlikte yeniden ayağa kaldıracağız ve İstanbul’un yeniden yükselişini, yeniden yükseliş dönemini hep birlikte başaracağız.” diyerek sözlerine son verdi.
‘’METRO, METROBÜS DURAKLARINDAKİ EZİYET KORKU FİLMİ GİBİ. BEN OLSAM EMİN OLUN İSTİFA EDERİM’’
Murat Kurum, toplantının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Kurum, mevcut İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ‘Temelini ben attım’ dediği metroların yapımının Kadir Topbaş döneminde başladığının ortaya çıkması konusundaki soruyu, ‘’Biz ‘ilgisiz başkan’ dediğimiz zaman zoruna gidiyor ama işte ilgisiz olduğunu buradan da anlayabiliyoruz. Yapılan işlerin, yapılan metro hatlarının ne zaman başladığını dahi bilmeyen, çok rahat bir şekilde de yalan söyleyip ‘ben attım’ diyebilecek kadar ileriye gidebilen bir Belediye Başkanı ve aslında yarı zamanlı belediyeye uğrayıp belediyeyle İstanbul ile ilgilenmeyen, ilgisiz bir belediye başkanıyla karşı karşıyayız. Bırakın metroların temellerini atmayı, söz konusu 3 hatla alakalı 2017’de kendisinin de Meclis Üyesi Belediye Başkanı olduğu, Beylikdüzü’nde Belediye Başkanı olduğu dönemde Cumhuriyet Halk Partisi grubu buraya verilecek krediye itiraz etmiştir. Bırakın temelini atmayı, yapılan işe her zaman olduğu gibi yine engel olmak, takoz olmak için aynı anlayış 2017’de mecliste itiraz etmişken; hiç utanmadan, sıkılmadan çok rahat bir şekilde yalanla ‘ben attım’ diyebilecek kadar maalesef emek hırsızlığı yapıyorlar. Bu arada bu süreçte çalışan insanların emeğini yok sayacak kadar pervasızca hareket ediyorlar. Zaten biz bunu 5 yıldır görüyoruz. 5 yıldır İstanbul’un her işinde, ‘en çok metroyu yaptım’ deyip 8 km metro yaptığını, ‘115 bin konut sözü verdim’ deyip 5 bin küsur konut bitirebildiğini zaten görüyoruz. Milletimiz artık net bir şekilde bunu gördü, maske düştü. Sürekli aynı gündem, sürekli algı, sürekli bahane, sürekli farklı gündemleri İstanbul’a taşıma çabasını biz 5 yıldır zaten görüyoruz. Artık İstanbul yoruldu, sıkıldı, bunaldı ve bir an önce artık bu hizmetlerin yapılmasını bekliyor. Sokakta metro, metrobüs kuyruklarındaki sıkıntıları her gün görüyoruz. Bunlar bir film değil; korku filmi. Ben emin olun o metro duraklarındaki durumu görsem, metrobüs duraklarındaki o eziyeti görsem ben olsam emin olun istifa ederim. Kendisini bırakın 5 yıllık yeni bir dönemde İstanbul’da görmeyi, şu an görevinden istifa etmesini bekliyoruz. Böyle bir anlayış olabilir mi? Hem iş yapmayacaksın, hem yapılan işe sahip çıkmaya çalışacaksın. Hem oradaki emekleri, alın terini yok sayacaksın. 2017’de rahmetli Kadir Ağabey’in attığı temeli görmezden geleceksin, üstüne üstlük orada Büyükşehir Belediye Meclisi sizde; Cumhuriyet Halk Partisi olarak o meclis grubunda krediye itiraz edeceksin, ret oyu vereceksin. Sonra da kalkıp pişmiş bir şekilde gidip ‘ben bu metro hatlarını yaptım’ diyeceksin. Bu nasıl kabul edilebilir ya da böyle bir anlayış İstanbul’a ne kazandırır. Bunu biz milletimizin takdirine bırakıyoruz. Hep aynı yalan, hep aynı söylem, hep aynı algı çalışmaları. İstanbullular artık bu süreçten bıktı.’’ sözleriyle yanıtlayarak İmamoğlu’nu istifaya çağırdı.
“KADINLARIMIZIN ENDİŞE VE KORKULARINI GİDERECEĞİZ”
İstanbul’da nasıl bir güvenlik açığı var? şeklindeki soru üzerine Murat Kurum, “İstanbul’da şöyle bir sıkıntı var. Bir kadın olarak metrobüse, otobüse bindiğinizde evinize gidemiyorsunuz. Çünkü buna ilişkin bir hizmet yok. Hizmet etme anlayışı yok. Bugün kızlarımız, kadınlarımız gece geç saatte okulundan, işinden ayrıldığı zaman endişe içerisinde o metrobüse biniyorlar. Çünkü hatlar kaldırıldı, otobüsler kaldırıldı, metrobüsler yanıyor. Orada artık dip dibe diyeceğim ama dip dibe bile değil. Öyle bir hale gelmiş ki çile, yaşanamaz bir hale getirdi İstanbul’u. Dolayısıyla bu endişe ve korkuyu gidereceğiz. Sokaklardaki sahipsiz hayvanlarla ilgili her işte olduğu gibi yine herhangi bir tedbir yok. Hiçbir tedbir alınmamış. Yani bir çivi dahi çakılmamış. Bizim yaptığımız yine Rahmetli Kadir Ağabey’in yaptığı zamanında hayvan barınağından başka bir iş yok. Cumhuriyet Halk Partisi’ni dizayn etmeye kaynak var, para da var veya geleceğiyle alakalı bir basamak olarak kullanmak için İstanbul’un kaynaklarını harcamak anlayışı da var.” dedi.
“REKLAM BÜTÇESİ, DEPREM BÜTÇESİNİN 2 KATI OLAN BİR ANLAYIŞTAN BAHSEDİYORUZ”
Sokak hayvanlarını bu şehirde korku ve endişe verici olmaktan çıkaracaklarını söyleyen Murat Kurum, “İstanbul’un sokaklarını güvenli ve huzurlu hale getireceğiz. Ulaşımda yapacağımız yatırımlarla birlikte kadınlarımız, yavrularımız evine huzurla güvenle ulaşacak. Çocuklarımız parkta oynarken, o mahalle içindeki parklarımızda ailelerimiz çocuklarına güvenle bakacaklar. Bir park yapıldığını gördünüz mü?
Hani 20 milyon metrekare yeşil alan kazandırılacaktı. Hani vadiler yapılacaktı. Nerede? Yok. Dolayısıyla İstanbul’un aklınıza ne geliyorsa deprem korkusu yani şu anki yönetimin anlayışından aslında depremle ilgili bakış açısını çok net bir şekilde algılayabilirsiniz. Reklam bütçesi, deprem bütçesinin 2 katı olan bir anlayıştan bahsediyoruz. Şimdi burada ailelerimiz deprem korkusunu endişesini sizce yaşamıyorlar mı? İstanbul’un deprem korkusunu gidererek, İstanbul’un ulaşım çilesini gidererek, sokak hayvanlarıyla ilgili problemini bitirerek, taksi ile ilgili sorunları aşarak, çocuklarımıza gelecekle ilgili beklentilerini karşılayarak İstanbul’daki o korkuyu ve güvensizliği giderecek ve İstanbul’da yeniden huzuru yeniden getireceğiz. Şu anda kent lokantasını bir proje olarak bu İstanbul’a sunmak çok büyük bir projeymiş gibi de bahsetmek, bizi hayretlere düşürüyor. Değerli arkadaşlar 2 gece de İstanbul’un 39 ilçesinde lokanta sosyal tesisi açarız. 2 gece de açılır. Bunu sanki bir işmiş gibi, marifetmiş gibi anlatıp, yarım çay bardağı su, süt verip bunu bir hizmet gibi milleti kandırmaya yönelik söylemlerden artık biz sıkıldık, yorulduk.” dedi.
‘’4 TANE LOKANTA AÇIP, BİZ İŞ YAPTIK DİYE MİLLETİN KARŞISINA ÇIKMAKTAN UTANIRIZ”
Mevcut İBB’nin İstanbul’a kar ettiren belediye tesislerini milyonlarca TL zarar ettirdiklerine dikkat çeken Kurum, “İstanbul’un her yerindeki o sosyal tesislerimizi, BELTUR’a zarar ettirdiklerini yeniden kazandıracağız ve İstanbulluların ihtiyaçlarını giderecek sosyal tesislerimiz, kahve dükkanlarımız, gençlerimizin orada faydalanacağı kütüphanelerimiz, yeni mekanları İstanbul’un 39 ilçesine 964 mahallesine 6 ayda kazandırırız. Öyle 4 tane lokanta açıp, biz iş yaptık diye milletin karşısına çıkmaktan utanırız. Şu anda nereden biliyorsunuz açmadığını hala açılmadığını nereden biliyorsun Pendik’te kaç tane var? 11 tane Pendik’te var. Etrafına şöyle bir bakarsan gittiğinde açılmış olanları görürsün. Üsküdar’a gidersen, Nevmekan’ları görürsün. Ümraniye’ye gidersen, o kahvehaneleri, kütüphaneleri görürsün. Biraz daha geniş bakmanızı tavsiye ediyorum.” diyerek İmamoğlu’nu eleştirdi.
Kurum’a etkinlikte Ülkü Ocakları İstanbul İl Başkanı Alparslan Doğan, Pendik Belediye Başkanı Ahmet Cin eşlik etti.